Kayıtlar

Nisan, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Küçürek Öykü-2

Ve döndü çocuk. Silahların gölgesinde büyüdüğü yer yüzünü yaratan tANRI'YA. -Neredesin!?

Yasal Mermi

Politik, apolitik, yasal ve illegal mermiler uçuşuyor havada. Yaralanman vurulman önemli değil. Önemli olan hangi mermiyle vurulduğun. Yasal mermi adaleti sağlar...mı?

Küçürek Öykü-1

-Gidelim mi? -Olur. -Neden, "Nereye?" diye sormadın. -Yükleminde bir arada olduğumuz bir cümleyi sorgulamak istemedim. İçinde senin olduğunu bilmem yeterli. Dolaylı tümleçlere, zarflara, nesnelere bile gerek yok hatta. Sadece seninle basit bir cümlede aynı yüklemde yer almak istiyorum.

delinin günlüğü-6

-biliyor musun? unuttum. -neyi? -hatırlamıyorum...

Gece

Kafasının içindeki sayısız düşünceyi susturmaya çalışıyordu. İhtiyacı olan tek şey biraz sessizlikti. Yatağında, kör karanlıkta; dışarda yanan sokak lambasının aydınlattığı loş tavana bakıyordu. Yorganını üstünden sıyırdı ve yatağından çıkıp pencereye yöneldi. Gözü yatağının yanı başında duran masanın üstündeki sigara paketine takıldı. Sigara paketine uzanıp içinden bir sigara aldı. Çakmağını da alıp camı açtı. Dışarıda esen serin rüzgar tenine değdi odanın her yerine dağıldı. Çakmağını aldı ve sigarasını yaktı. Düşüncelerini bir nebze olsun bastırmış sessizlikle baş başa kalmıştı. Baktığı pencereden bütün şehri görebiliyordu. Tek tük yanan bir kaç ev ışığı ve sokak lambaları aydınlatıyordu geceyi ve birde yıldızlar. Hiç olmadığı kadar berraktı gökyüzü o gece. Yıldızları tek tek sayabilirdiniz ellerinizle. Başını gökyüzündeki yıldızlardan yerdeki denize çevirdiğinde suların üstüne resmedilmiş dolunayı gördü. İnce işlenmiş bir tablo gibiydi manzara. Şehirde tamamen sessizlik haki...

Her Şey Dönüyor

Her şey dönüyor. Dönüyor dünya -ben döndükçe- Masadaki bardak dönüyor. Gökyüzündeki yıldızlar, tavandaki avize, ağaçtaki kedi dönüyor -ben döndükçe- telefonda takılı kalan şarkı, biriktirdiğim insanlar, unuttuğum arkadaşlıklar dönüyor. Sokaktaki gece lambası, ayın karanlık yüzü dönüyor -ben döndükçe- yalancı sözler, her gün baktığım gözler dönüyor. Kuytuda köşede sevişenler, ulu orta öpüşenler ve sevmeyi bilmeyenler dönüyor -ben döndükçe- aynadaki tanımadığım o yüz, köşe bucak kaçtığım ben dönüyor. -ben döndükçe- kalbime aldığım, gecelerce ağırladığım yalnızlığım dönüyor. Kalbime gömdüğüm, her gün suladığım güneşe çıkarmadığım aşklarım dönüyor. -ben döndükçe- hiçbir şey durmuyor. Her şey dönüyor-ben döndükçe...

KORONA ÜSTÜNE

Anı yaşa an ' a sadık kal Tanrı, doğa ve yahut hür bir virüs herneyse... cezalandırıyor biz insanoğlunu. Yeryüzünde yarattığımız onca tahribatın cezasını çekiyoruz belkide. Kuşlar özgür, ağaçlar çiçekler... insanlar dışındaki bütün varlıklar özgür yeryüzünde. Bahar geldi. Ağaçlar çiçek açıyor. Yağmur yağmaya devam ediyor. Doğanın akışında herhangi bir duraksama herhangi bir kısıtlanma yok. Biz insanlar dışında. Sahi biz insanlarda doğanın bir parçası mıyız? Yoksa baş düşmanı mı? En neticede bu dünyaya ait değiliz. Cennetten çıkmayız... Hepimizin özgürlüğü elinden alındı. Evimizin kapısında bir kilit yok belki ama hepimiz hapsolmuş durumdayız. Üstelik kendi isteğimizle hapsediyoruz kendimizi... Bir kez daha görüyoruz ki; "Hayat kısa kuşlar uçuyor." Hayatın, hayatta olmanın değerini eminim herkes çok iyi anlamıştır bu dönemde. Anı yaşamanın kıymetini, şansımız varken yapamadıklarımızın, söyleyemediklerimizin değerini ve o ana geri dönmeyi hepimiz çok istiyoru...

delinin günlüğü-4

not:  bilinçli olarak metnin tamamında küçük harflerin kullanımı tercih edilmiştir. carpe diem "artık kendi söylediklerini uygulama zamanı gelmedi mi sence de?" "ne demeye çalışıyorsun?" "sürekli vaaz verip duruyorsun ya hayat üzerine fakat hiçbir şey bildiğin yok. söylediğin şeyleri kendin bile yapmıyorsun. uygulamadığın bir şeyin işe yarayıp yaramadığını nerden biliyorsun?" "neyi yapmıyorum mesela?" "anı yaşamıyorsun mesela çok düşünüyorsun öyle düşünüyorsun ki ve o kadar aç gözlüsün ki bugünü bir kenara itip oturup sadece yarını düşlüyorsun oysa yapman gereken tek şey anı yaşamak. içinde bulunduğun ana sadık kalmalısın artık onu gelecekle aldatamazsın ya da geçmişle." "carpe diem." "evet. carpe diem. sürekli gevelediğin gibi fakat sürekli ağzında olan bu sözcüklere kendini bıraktığını görmedim hiç. bir kez olsun hayatın edebiyatını yapmak yerine kendini onun kolları bırak ve anı ya...

delinin günlüğü-5

not:  bilinçli olarak metnin tamamında küçük harflerin kullanımı tercih edilmiştir. istisna "mutlu oldun mu? tekrar aynı şeyi yapınca dünyalar senin oldu mu?" "denemiş oldum en azından." "ve tekrar boşluktasın..." "bilemezdim sonrasını." "ama gördün şimdi değil mi?" "bir daha yapma mı diyorsun yani?" "evet." "ama bilemem ki. sonrasını bilemem ki." "genellemeleri dikkate almayı denesen..." "nasıl yani?" "şimdiye kadar nasıl olduysa bundan sonra da öyle olacak büyük ihtimalle bu genellemeden yola çıkarak bir daha deneme." "peki her genellemenin bir istisnası yok mudur? gelecek günler henüz gelmedi henüz yaşanmadı o günler ve ben gelecek her günde tekrar deneyeceğim bir gün o istisnayı bulana dek..." "sen bilirsin. sonra ağlayıp sızlayıp bana gelmede yine..."