Gül İle bülbül
Bir zamanlar büyük bir krallığa sahip bir kral varmış. Bu kralın dünyalar güzeli bir de kızı varmış. Kral kızını çok sever istediği her şeyi yerine getirirmiş. Fakat kral kızın sarayın dışına çıkmasına izin vermezmiş. Çünkü kralın bir sürü düşmanı varmış ve düşmanları prensese zarar verebilirmiş. Prenses ise sarayın dışına çıkıp kırlarda koşmak istiyormuş. Günün birinde prenses gece vakti gizlice saraydan kaçıp ormana saklanmış. Sabah olduğunda babası prensesin yokluğunu anlayıp peşinden onu bulmaları için askerlerini göndermiş. Askerler bütün ormanı aradıkları halde prensesi bulamamışlar. Çünkü prenses gece vakti yolunu kaybetmiş ormanın derinliklerine doğru gitmiştir. Prenses ormanda yolunu bulmaya çalışırken baygın düşer ve uyandığında kendini bir kulübede bulur. Karşısında yaşlı bir kadın gören prenses onun bir cadı olduğunu fark ettiğinde korkup çığlık atar. Ama kimse duymaz onu çünkü cadının külübesi hiç kimsenin yaşamadığı ıssız bir ormandadır. Cadı kendisinden korkan prensese iyi davranır onu iyi bir insan olduğuna inandırır. Ama cadı aslında çok kötü biriymiş ve kraldan nefret edermiş. Kraldan intikam almak isteyen cadı prensese bir iksir vermiş ve prensesi saraya kadar geri götürmüş. Cadı prensese iksiri her içtiğinde bir günlüğüne bir kuşa dönüşebileceğini ama bundan kimseye bahsetmemesi gerektiğini söyleyip gittmiş. Prenses buna çok sevinmiş ve artıkkuş olup dışarı çıkabileceğini düşünmüş. Prenses saraya dönüpte babasına kavuştuğunda ona hiçbir şey anlatmamış. Günler sonra ise prenses iksiri içmeye karar vermiş. Prenses iksiri içmiş ve bir kuşa dönüşmüş. Daha sonra odasının penceresinden uçup gitmiş. Bütün gün ormanda uçuşup duran prenses saraya geri dönmüş. Bir süre beklemiş ama eski haline bir türlü dönmemiş. Günler birbirini kovalamış aradan aylar geçmiş ama prenses hiçbir zaman eski haline dönmemiş. Prensesin bir kuşa dönüştüğünden bi'haber olan kral ise üzüntüsünden hastalanıp yataklara düşmüştür. Prenses her gün hasta babasını penceresine konar ona şarkılar söylermiş. Babasının bu halde görmeye dayanamayan prenses defalarca kez pencereden içeri girip babasına onun biricik kızı olduğunu anlatmış ama babası onu anlamamış. Cadının yaptığı bu kötü büyü yüzünden kızının hasretine dayanamayan kral günler sonra ölmüş. Prenses ise babasını sonra artık pencereye konmaz olmuş. Babası gömüldükten sonra prenses artık onu mezarında ziyaret edip şarkılar söylermiş. Bunu bilen kötü cadı bir gün kralın mezarına beyaz bir gül ekmiş. Bu gül zehirli beyaz bir gülmüş. Zamanla gül büyümüş ve çok güzel bir çiçek olmuş. Prenses babasını ziyarete geldiği bir gün gülü görmüş ve ona aşık olmuş. Güle dokunmak için yanaşmış ve bacağına gülün zehirli dikenleri batmış. Prenses dikenlerden zehirlenip ölmüş...
2018/Aralık
2018/Aralık
Yorumlar
Yorum Gönder